https://journals.iku.edu.tr/yed/index.php/yed/issue/feedYaşadıkça Eğitim2024-01-12T13:09:02+00:00Mehmet Toranm.toran@iku.edu.trOpen Journal SystemsEğitim Bilimleri; Eğitim Araştırmaları; Eğitim; Öğretim; Öğrenci; Öğretmen; Öğretim Yöntemlerihttps://journals.iku.edu.tr/yed/index.php/yed/article/view/637Türkiye Yükseköğretim Yeterlilikler Çerçevesi’nin Dinamik Yetenekler Bağlamında Değerlendirilmesi2024-01-12T13:08:50+00:00Nurdan Ödemiş Keleşnurdan.keles@gazi.edu.trFerudun Sezginferudun@gazi.edu.tr<p>Araştırmanın amacı, Türkiye Yükseköğretim Yeterlilikler Çerçevesi’ni (TYYÇ) Dinamik Yetenekler (DY) yaklaşımı bağlamında ele alarak lisansüstü yeterliliklerin kazandırılmasında kullanılmasına ilişkin bütünleşik bir bakış açısı ortaya koymaktır. Araştırma derleme çalışması niteliğinde olup öncelikle TYYÇ bağlamına ilişkin bilgi verilmiş; DY yaklaşımı ve boyutları tanıtılarak eğitim alanında hangi bağlamlarda incelendiği açıklanmıştır. Ardından TYYÇ’nin yeterlilik boyutları, DY bağlamında ele alınarak lisansüstü yeterliliklerin kazandırılmasında kullanılmasına ilişkin bir perspektif sunulmuştur. Araştırmada TYYÇ’nin öğrencilere kazandırmayı amaçladığı bilgi, beceri ve yetkinlikler boyutu yeterliliklerinin DY’nin fırsatları algılama, fırsatları yakalama ve dönüştürme boyutları ile örtüştüğü görülmektedir. Ayrıca TYYÇ'nin hedeflediği uyum, yetenek, girişimcilik, yaratıcılık, üretkenlik, teknoloji ve yenilik, değişim, stratejik karar verme, bilgiyi oluşturma, öğrenme gibi kavramların DY kapsamında da yer aldığı tespit edilmiştir. DY bağlamını oluşturan, bilgiyi yayma, liderlik, sosyal ağ oluşturma, işbirlikçilik, çevreyi devamlı izleme, farklılık ve rekabet avantajı yaratma, ekip çalışması gibi anahtar kavramların TYYÇ tarafından da öğrenciye kazandırılmak üzere amaçlandığı belirlenmiştir. Araştırma sonuçları önemli çıkarımlar sağlamakta, DY bağlamını kullanarak TYYÇ yeterliliklerini daha etkin biçimde eğitim yönetimi lisansüstü programlarındaki öğrencilere kazandırmak için yapılabileceklerin önemi vurgulanmaktadır.</p>2024-01-12T00:00:00+00:00Telif Hakkı (c) 1970 Yaşadıkça Eğitimhttps://journals.iku.edu.tr/yed/index.php/yed/article/view/686Temel Çocukluk Çalışmaları Kavramlarının Türkiye Bağlamında Yeniden Ele Alınması: Fail, Yetkin ve Katılımcı Çocuk2024-01-12T13:08:25+00:00Fatma Büşra Aksoy-Kumrubusra.kumru@iuc.edu.trAyşe Yılmazayse.yilmazerten@bau.edu.tr<p>1990’lı yıllarla birlikte çocukluk çalışmalarının sosyal bilimlerde kendine disiplinler arası bir yer edinmesiyle çocukluğa ve çocuğa dair ilgi giderek artmaktadır. Makalede, temel çocukluk çalışmaları kavramlarının Türkiye bağlamında irdelenerek kavramsal bakış açılarının özellikle eğitim merceğinden genişletilmesi rasyoneliyle Türkiye’deki çocukluk çalışmaları literatürüne katkı sağlamak amacıyla çocuk failliği, çocuk yetkinliği ve çocuk katılımı kavramları ele alınmıştır. Bu kavramların birbirleriyle ve çocukluk çalışmalarının diğer tartışmalarıyla etkileşimlerini göz önünde bulundurarak Türkiye'den akademik ve pratik örnekler global tartışmalarla bağdaştırılmış ve bu kavramsallaştırmalardan inşa edilen çocukluk imajları üzerine tartışmalar yapılmıştır. İçinde yaşadığımız çağın belirsizlikler çağı, ilişkilerin ise daha karmaşık ve birbirine bağlı ya da bağımlı olduğunu varsaydığımızda, bu çalışma çocukluğu tartışmak için başvurulan kavramların değişken ve dinamik yapısını daha anlaşılır kılmaktadır. Bu anlamda, çalışmamız faillik, yetkinlik ve katılım kavramları üzerinden çocuğun gündelik ilişkiler ağı içerisindeki ve toplumdaki konumunu irdeleyerek, bu alanda genişletilmesi ve geliştirilmesi gerektiği düşünülen akademik ve pratik uygulamalar için önerilerde bulunmaktadır.</p>2024-01-12T00:00:00+00:00Telif Hakkı (c) 2023 Yaşadıkça Eğitimhttps://journals.iku.edu.tr/yed/index.php/yed/article/view/644Okul Dışı Matematik Eğitiminin Kavramsallaştırılması2024-01-12T13:08:44+00:00Mehtap Kuşmozen@aksaray.edu.tr<p>Okul dışı matematik eğitimi, oldukça yeni ve gelişmekte olan bir alandır. Bu makale, öğretmenin de rol aldığı okul dışı matematik eğitimi ile ilgili öğrenme ortamlarını üç ana kategoride sunmaktadır: (a) gerçek yaşam ortamları (çalışma yerleri, açık hava mekanları, ev gibi günlük yaşam ortamları); (b) tasarlanmış öğrenme ortamları (müzeler, kütüphaneler, hayvanat bahçeleri vb.); (c) okullardaki sınıf dışı ortamlar (okul spor salonu, sanat atölyesi). Çalışmanın bulguları, araştırmacıların formal olmayan (non-formal) ve informal eğitim terimlerini birbiri yerine kullandığını göstermektedir. Ayrıca bu çalışma bazı informal eğitim programlarının formal yaklaşımlar kullandığı ve bu durumun informal matematik eğitiminin doğasıyla çatışabileceği konusundaki endişeleri gündeme getirmektedir. Bu bağlamda, bu çalışma mevcut okul dışı matematik eğitimi programlarını analiz etmek ve kullandıkları yaklaşımları belirlemek üzere La Belle’nin (1982) matrisini kullanmayı önermektedir. Bu çalışma, alandaki kritik konulara dikkat çekerek ve okul dışı matematik eğitiminin daha geniş bir perspektifte kavramsallaştırılmasına katkıda bulunarak gelecekteki araştırmalara ışık tutması ön görülmektedir.</p>2024-01-12T00:00:00+00:00Telif Hakkı (c) 1970 Yaşadıkça Eğitimhttps://journals.iku.edu.tr/yed/index.php/yed/article/view/667Fen Bilimleri Ders Kitabı Etkinliklerinin Ortaokul Öğrencilerinde Bütüncül Yaklaşımı Sağlayan Bilimsel Anlayışı Kazandırması Açısından İncelenmesi2024-01-12T13:08:30+00:00Tuğba Atuntugbaatun@gmail.comM. Bahadır Aktanmbaktan@hacettepe.edu.tr<p>Fen Bilimleri dersinde öğrencilerin bilimsel araştırmanın mantığını ve önemini kavraması, bütüncül yaklaşım kazanmalarının ön koşullarından biridir. Öğretim programı içerisinde bu açıdan öğrencilerin bilgi ve becerilerini destekleyici etkinliklerin yer alması beklenmektedir. Bu çalışmada, 5-8’inci Sınıf Fen Bilimleri dersi kapsamında okutulan ders kitaplarında yer alan etkinliklerin, bütüncül yaklaşım açısından öğrencilerde bilimsel anlayış kazandırmasına yönelik değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Araştırma, nitel araştırma yöntemlerinden içerik analizi yöntemi uygulanarak yapılmıştır. Araştırma sonucunda, incelenen ortaokul Fen Bilimleri ders kitaplarında bulunan etkinliklerin öğrencilerde bilimsel anlayışı geliştirme ve bilimsel araştırma düşüncesini kazandırma yönünden yetersiz olduğu görülmüştür. Mevcut etkinlikler genellikle kazanım hedeflerine yönelik basit uygulamalar olarak ders kitaplarında yer almaktadır. Etkinliklerde gözlenen bilim algısı genellikle bir düşünce biçimi olarak değil, daha çok belirli adımların izlendiği uygulamalar olarak yer almaktadır. Fen Bilimleri ders kitaplarında yer alan etkinliklerin sayısının artması, güncel ve daha zengin hale getirilerek öğrencileri araştırmaya teşvik edici ve bilimsel anlayışlarının gelişimini destekleyici yapıda hazırlanması gerekir.</p>2024-01-12T00:00:00+00:00Telif Hakkı (c) 1970 Yaşadıkça Eğitimhttps://journals.iku.edu.tr/yed/index.php/yed/article/view/661Krizleri Yönlendirmek: Avrupa’nın Dört Ülkesinden Öğrenciler Üzerindeki Etkinin İncelenmesi2024-01-12T13:08:36+00:00Višnja Rajićvisnja.rajic@ufzg.hrAdrijana Višnjić-Jevtićadrijana.vjevtic@ufzg.hrAnna Odrowaz-Coatesacoates@aps.edu.plLieve BradtLieve.Bradt@UGent.beCiprian Simutciprisimutid@gmail.com<p>Kriz, bir yargı veya karar gerektiren herhangi bir zorlu durumdur. İnsanlar yaşamları boyunca mikro, mezo ve makro düzeylerde krizlere maruz kalırlar. Son zamanlarda birçok araştırma makro düzeydeki krizleri ele almaktadır. Salgın hastalıklar, savaşlar, depremler gibi makro düzeyde karşılaştığımız kriz durumları ve günlük durum ve yaşamdaki önemli zorluklar, kriz zamanlarında yükseköğretim kurumlarında öğrenme ve öğretmeyi keşfetme ihtiyacını doğurmaktadır. Araştırmanın amacı, yükseköğretimdeki öğrenciler arasında makro düzeyde krizlerle başa çıkma stratejilerini belirlemektir. Bu amaçla, odak grup yöntemi kullanılarak nitel bir araştırma yürütülmüştür. Belçika, Hırvatistan, Polonya ve Romanya'dan farklı profillerden toplam 40 öğrencinin katıldığı dört odak grup çalışması gerçekleştirilmiştir. Sonuçlar, kriz durumlarında çoğu katılımcı için en büyük zorluğun sosyal destek yokluğu olduğunu göstermektedir. Katılımcılar cevaplarında uzaktan eğitimin zorluklarını tartışmış ve "ekran yorgunluğunu" bir engel olarak belirtmişlerdir. Buna rağmen katılımcılar, kriz zamanlarının kendi güçlü yönlerini keşfetmelerini sağladığını ve bunları gelecekteki olası krizlerde başa çıkma stratejileri olarak kullanabileceklerini belirtmişlerdir.</p>2024-01-12T00:00:00+00:00Telif Hakkı (c) 1970 Yaşadıkça Eğitimhttps://journals.iku.edu.tr/yed/index.php/yed/article/view/539Flört Şiddetini Önleme Psiko-Eğitim Programının Flört Şiddetine Yönelik Tutumlar Üzerindeki Etkisi2024-01-12T13:09:02+00:00Mehmet Latif Candemirml.candemir@alparslan.edu.trYağmur Ulusoy Doğmuşyagmur.ulusoy@inonu.edu.tr<p>Bu araştırmanın amacı, flört şiddetini önleme psiko-eğitim programının üniversite öğrencilerinin flört şiddetine yönelik tutumları üzerindeki etkililiğini sınamaktır. Bu araştırma; ön test-son test deney ve kontrol gruplu yarı deneysel bir çalışmadır. Çalışmaya 13’ü deney ve 13’ü kontrol grubunda olmak üzere toplam 26 üniversite öğrencisi katılmıştır. Deney ve kontrol grubu üyeleri, yaşları 18 ile 25 arasında değişen; flört ilişkisi olan ya da daha önce flört deneyimi geçiren kadın öğrencilerden oluşturulmuştur. Araştırmada veri toplama aracı olarak Flört Şiddetine Yönelik Tutum Ölçeğinin Erkeğin Flörtte Uyguladığı Fiziksel Şiddete Yönelik Tutum ve Erkeğin Flörtte Uyguladığı Psikolojik Şiddete Yönelik Tutum alt ölçekleri kullanılmıştır. Deney grubuna, haftada bir gün, 60 ile 90 dk. arasında değişen sekiz oturumluk Bilişsel Davranışçı Terapi temelli flört şiddetini önleme psiko-eğitim programı uygulanmıştır. Kontrol grubuna hiçbir işlem yapılmamıştır. Deney ve kontrol grupları arasındaki farkı belirlemek için karışık ölçümler için çift yönlü ANOVA kullanılmıştır. Deney ve kontrol grubu üyelerinin, Erkeğin Flörtte Uyguladığı Fiziksel ve psikolojik Şiddete Yönelik Tutum alt ölçeklerinden aldıkları puan ortalamaları arasında anlamlı bir farklılık olduğu görülmüştür. Elde edilen bulgular psiko-eğitim programına katılan kadınların, erkeğin flörtte uyguladığı fiziksel ve psikolojik şiddete yönelik tutumlarını azaltmada etkili olduğunu göstermektedir. Bu nedenle bilişsel davranışçı temelli flört şiddetini önleme psiko-eğitim programının kadınların, Erkeğin Flörtte Uyguladığı fiziksel ve psikolojik Şiddete Yönelik Tutumlarını azaltmada kullanılabileceği düşünülmektedir.</p>2024-01-12T00:00:00+00:00Telif Hakkı (c) 1970 Yaşadıkça Eğitimhttps://journals.iku.edu.tr/yed/index.php/yed/article/view/582Matematik Öğrenme Güçlüğü Riski Altındaki Öğrencilerin Matematik Başarısına Yönelik Dijital Oyun Uygulamaları2024-01-12T13:08:56+00:00Ali Özkayaozkaya42@gmail.comAdile Emel Sardohan Yıldırımemelsardohan@gmail.comÖzlem Altındağ Kumaşozlemmaltindag@gmail.comHatice Oralhfmaoral@gmail.comErkam Canua_erkam@hotmail.com<p>Çalışmada dört işlem tabanlı dijital oyun uygulamalarının matematik öğrenme güçlüğü riski taşıyan öğrencilerin temel matematik becerileri üzerindeki etkisi incelenmiştir. Bu bağlamda çalışma karma araştırma yöntemi olarak tasarlanmıştır. Nicel ve nitel yöntemler, keşfedici bir tasarım şemasını takiben iki ayrı etkileşimli aşamada kullanıldı. Araştırma, Akdeniz bölgesindeki iki ilde iki ilköğretim okulunda öğrenim gören yedi 5. sınıf öğrencisi ile yürütülmüştür. Öğrencilere ön test uygulanmış ve 10 oturumluk müdahale gerçekleştirilmiştir; son olarak uygulamadan sonra son test uygulanmıştır. Katılımcıların ön test ve son teste verdikleri cevaplar analiz edilmiştir. Nicel verilerin analizinde Shapiro-Wilk testi ve Wilcoxon işaretli sıralar testi, nitel verilerin analizinde ise betimsel analiz tekniği kullanılmıştır. Çalışma sonunda öğrenci velileri ile yarı yapılandırılmış görüşmeler yapılmıştır. Araştırma sonuçları, müdahalenin öğrencilerin akademik başarılarını olumlu yönde etkilediğini ve velilerle yapılan görüşmelerin de bu sonucu desteklediğini göstermiştir. Araştırma sonunda matematik öğrenme güçlüğü riski taşıyan öğrencilerle yapılan matematik eğitiminin sayılar ve işlemler öğrenme alanında olumlu geri bildirimler verdiği diğer öğrenme alanlarında da uygulamalar yapılmasının yararlı olabileceği söylenebilir.</p>2024-01-12T00:00:00+00:00Telif Hakkı (c) 1970 Yaşadıkça Eğitimhttps://journals.iku.edu.tr/yed/index.php/yed/article/view/605Öğretmen Adaylarının Fizik Kaygılarını Yordayan Değişkenlerin C5.0 Karar Ağacı Algoritması ile İncelenmesi2024-01-12T13:08:52+00:00Kerem Sütçüksutcu@dicle.edu.trÖzgür Kırgınozgurkirgin@gmail.com<p>Araştırmada, öğretmen adaylarının fizik kaygılarını yordayan değişkenlerin C5.0 karar ağacı algoritması ile incelenmesi amaçlanmıştır. İlişkisel araştırma niteliğinde olan bu çalışmada, veriler “Fizik Kaygı Ölçeği” ile 186 öğretmen adayından toplanmıştır. Araştırmadan elde edilen verilerin analizinde ilk aşamada İki Aşamalı Kümeleme Analizi, ikinci aşamada C5.0 Karar Ağacı Algoritması kullanılmıştır. Araştırmada öğretmen adaylarının çoğunun fizik dersi/sınav kaygılarının yüksek, matematik kaygılarının orta, fizik bilgisi eksikliği ve fizik laboratuvar kaygılarının düşük ve orta düzeyde olduğu ortaya çıkmıştır. Fizik dersi/sınav ve fizik bilgisi eksikliği kaygısı boyutu üzerinde etki düzeyi en yüksek olan değişkenin öğretmen adaylarının genel akademik not ortalamaları olduğu tespit edilmiştir. Bununla birlikte matematik kaygısı boyutu üzerinde öğretmen adaylarının yaşları ve fizik laboratuvarı kaygısı boyutu üzerinde ise öğretmen adaylarının cinsiyetleri olduğu tespit edilmiştir.</p>2024-01-12T00:00:00+00:00Telif Hakkı (c) 1970 Yaşadıkça Eğitimhttps://journals.iku.edu.tr/yed/index.php/yed/article/view/664Okul Öncesi Öğretmeni Mesleki Öz-Yeterlik Ölçeği Geliştirilmesi: Geçerlik ve Güvenirlik Çalışması2024-01-12T13:08:34+00:00Mehmet Toranm.toran@iku.edu.trMehmet Martdr.mehmetmart@gmail.comBülent Özdenbulent.ozden@marmara.edu.tr<p>Öğretmen yeterlikleri, öğretmenlik mesleği ile birlikte başlayıp yıllar içerisinde farklı çalışmalar ile eğitimdeki öneminden dolayı üzerinde durularak, geliştirilmesini sağlamak amacıyla üzerinde çalışmalar yapılan bir alandır. Öğretmenlik mesleği ile ilgili temel yeterlik alanları belirlenmiş olup, her bir öğretmenlik alanı için de özel alanlar belirlenmiştir. Bu çalışmada, okul öncesi öğretmenlerinin mesleki öz-yeterliklerini belirlemek üzere geçerli ve güvenilir bir değerlendirme aracı geliştirmeyi amaçlamaktadır. Ölçeğin geliştirilmesi sürecinde öncelikle 55 maddelik soru havuzu oluşturulmuş ve bir maddenin anlaşılır olmaması nedeniyle çıkarılmasıyla kalan 54 madde uzman görüşüne gönderilip kapsam geçerliği belirlenmiştir. Lawshe yöntemi kullanılarak ölçeğin kapsam geçerlik indeksi 0.76 olarak belirlenmiştir. Daha sonra ölçek üzerinde sırasıyla açımlayıcı faktör analizi, doğrulayıcı faktör analizi ve güvenirlik için test tekrar test yöntemi uygulanmıştır. Bu üç analiz süreci için veriler ayrı ayrı oluşturulan ve okul öncesi öğretmenlerinin yer aldığı üç farklı çalışma grubundan elde edilmiştir. Açımlayıcı faktör analizi sonucunda 29 maddelik 4 boyuttan oluşan bir yapı belirlenmiştir. Doğrulayıcı faktör analizi sonucunda ise 5 madde ölçekten çıkarılmış ve 24 maddelik 4 boyutlu ölçeğin “kabul edilebilir” bir model uyum düzeyine sahip olduğu belirlenmiştir. Test tekrar test yöntemi ile belirlenen anlamlı ve 0.777 düzeyindeki korelasyon katsayısı ile ölçeğin güvenirlik özelliğine sahip olduğu belirlenmiştir. Geliştirilen ölçek ile okul öncesi öğretmenlerinin hizmet öncesi ve hizmet sürecindeki mesleki öz-yeterlik durumlarının belirlenmesi, çeşitli değişkenlere göre değerlendirilerek gerekli destek hizmetlerinin sağlanması önerilmektedir.</p>2024-01-12T00:00:00+00:00Telif Hakkı (c) 1970 Yaşadıkça Eğitimhttps://journals.iku.edu.tr/yed/index.php/yed/article/view/658Okul Öncesi Öğretmen Adaylarına Kulak Vermek: Okul Öncesi Dönem Fen Eğitimine İlişkin İnançları ve Fen Öğretimine Yönelik Öz-Yeterlikleri2024-01-12T13:08:39+00:00Aysun Ata Aktürkaata@kastamonu.edu.trMustafa Çetincetinmustafacetin@gmail.com<p>Bu kesitsel tarama araştırması okul öncesi öğretmen adaylarının (a) okul öncesi dönem fen eğitiminin amaçları ve kapsamına ve (b) okul öncesi dönem çocuklarına fen öğretimi konusundaki öz-yeterlik inançlarına ilişkin inançlarını ortaya çıkarmayı amaçlamıştır. Veriler öğretmen adaylarından (<em>N</em> = 130), araştırmacılar tarafından hazırlanan ve açık uçlu sorulardan oluşan bir form aracılığıyla toplanmıştır. Sonuçlar, öğretmen adaylarının okul öncesi dönem fen eğitiminin öneminin farkında olduklarını ve fen eğitiminin merakı giderme, sorgulama becerilerini geliştirme, çevreyi ve yaşamı anlamayı kolaylaştırma gibi rollerine odaklandıklarını göstermiştir. Ancak öğretmen adaylarının çoğu, okul öncesi dönemde fen eğitimini yalnızca doğa bilimleriyle ilgili etkinlik ve kavramlarla ilişkilendirmiştir. Öğretmen adayları ayrıca deneyim ve teorik bilgi eksiklikleri nedeniyle okul öncesi dönem çocuklarına fen öğretimi konusunda öz-yeterlik inançlarının düşük olduğunu bildirmişlerdir. Çalışma, öğretmen adaylarının okul öncesi dönem fen eğitimine yönelik kapsamlı bir bakış açısı kazanmaları ve fen öğretimi konusundaki öz yeterlik inançlarını geliştirmelerine ilişkin bazı çıkarımlar sunmaktadır.</p>2024-01-12T00:00:00+00:00Telif Hakkı (c) 1970 Yaşadıkça Eğitimhttps://journals.iku.edu.tr/yed/index.php/yed/article/view/643Ağır ve Çoklu Yetersizliğe Sahip Çocuğu Olan Ebeveynlerin Evde Eğitime ve Çocuklarına Yönelik Gereksinimlerinin Belirlenmesi2024-01-12T13:08:47+00:00Evgin Çayevgincay35@gmail.com<p>Gerçekleştirilen çalışmanın amacı, ağır ve çoklu yetersizliğe (AÇY) sahip çocuğu olan ebeveynlerin evde eğitime ve çocuklarına yönelik gereksinimlerinin belirlenmesidir. Evde eğitim alan AÇY’ye sahip çocuğu olan üçü erkek, sekizi kadın olmak üzere toplam 11 ebeveyn araştırmanın katılımcılarını oluşturmuştur. Araştırmanın verileri nitel araştırma yöntemlerinden yarı yapılandırılmış görüşme tekniği kullanılarak toplanmıştır. Yapılan görüşmeler toplamda 223 dakika 15 saniye sürmüş olup görüşmelerden elde edilen veriler betimsel analiz tekniği ile çözümlenmiştir. Araştırmanın sonunda ebeveynler, çocuklarının sahip olduğu yetersizliklere yönelik yaşadıkları zorlukları ve bu zorluklara ilişkin gereksinimlerini ifade etmişlerdir. Ebeveynler; AÇY olan çocuğun aldığı evde eğitime yönelik; evde uygun ortama, maddi desteğe ve çocuğa uygun eğitim materyallerine gereksinimleri olduğunu ifade etmişlerdir. Çocuğun ev ortamında akademik becerileri kazanmalarına yönelik; ders saati sürelerinin arttırılmasına, uygun ortama, ders araç gereçlerine ve problem davranışlarla başa çıkma gereksinimi duyduklarını belirtmişlerdir. Ebeveynler çocuğun ev ortamında günlük yaşam becerilerini kazanmalarına yönelik; becerileri öğretmede bilgiye, çevre desteğine ve teknolojik desteğe gereksinim duyduklarını, çocuğun evde bağımsız olarak hareket edebilmeleri için ise çocuğa uygun yürütece, bastona ve yemek yemek için uygun aparatlara gereksinim duyduklarını belirtmişlerdir. Ayrıca ebeveynler, devletten alanında uzman öğretmenlerin atanmasını, verilen maddi desteğin arttırılmasını, evde eğitim ders saatlerinin arttırılmasını, evde sağlık bakımı desteği ve fizyoterapi desteğinin verilmesini istemişlerdir. Araştırma bulguları alanyazın ışığında tartışılarak önerilerde bulunulmuştur.</p>2024-01-12T00:00:00+00:00Telif Hakkı (c) 1970 Yaşadıkça Eğitimhttps://journals.iku.edu.tr/yed/index.php/yed/article/view/672Otizm Spektrum Bozukluğu Olan Öğrencilere Matematik Becerilerinin Öğretimi: Tek-Denekli Deneysel Araştırmaların Sistematik Derlemesi2024-01-12T13:08:28+00:00Emrah Gülboyemrah.gulboy@omu.edu.trSalih Rakapsrakaptr@gmail.comGöksel Cüregokselcure@hotmail.comNesime Kübra Terzioğlukubrakeskin@ibu.edu.tr<p>Toplumda yaşayan her birey için matematik becerilerini geliştirmenin önemi yadsınamaz bir gerçektir. Ancak otizm spektrum bozukluğu olan öğrencilerin matematik becerilerinin zayıf olduğu ve matematik performanslarının tipik gelişim gösteren akranlarından önemli ölçüde geride olduğu bilinmektedir. Bu bağlamda, bu çalışmanın amacı, otizm spektrum bozukluğu olan öğrencilere matematik becerilerinin öğretimini hedefleyen ulusal alanyazındaki tek-denekli araştırma desenleri kullanılarak yürütülmüş çalışmaları, betimsel özellikleri ve yöntemsel kaliteleri açısından incelemektir. Çalışma, sistematik derleme araştırmasıdır. Bu çalışma kapsamında dahil etme ölçütlerini karşılayan 15 araştırma incelenmiştir. Betimsel bulgular, katılımcıların büyük çoğunluğunun erkek olduğunu, müdahalelerin yapılandırılmış ortamlarda araştırmacılar tarafından uygulandığını ve hedef becerilerin öğretiminde kanıta dayalı matematik uygulamalarının kullanıldığını göstermektedir. Yöntemsel kaliteye ilişkin bulgular, yalnızca dört araştırmanın kabul edilebilir düzeyde yöntemsel özelliklere sahip olduğunu göstermektedir. Bu bulgular, ilgili alanyazın bağlamında tartışılmış ve ileri araştırmalara yönelik öneriler sunulmuştur.</p>2024-01-12T00:00:00+00:00Telif Hakkı (c) 1970 Yaşadıkça Eğitimhttps://journals.iku.edu.tr/yed/index.php/yed/article/view/655Öğrencilerin Sosyoekonomik Durumu, İçsel Motivasyonu ve Okulun Başarıya Verdiği Önemin Öğrencilerin Matematik Başarılarına Etkisi2024-01-12T13:08:41+00:00Ozge Ersanozge.ersan09@gmail.comDerya Çobanoğlu Aktandcaktan@hacettepe.edu.tr<p>Bu çalışmada öğrencilerin sosyoekonomik durumu, matematik öğrenmeyi sevmeleri, okullarının akademik başarıya verdikleri önem ile öğrenci matematik başarısı arasındaki ilişki çok düzeyli yapısal eşitlik modeliyle (ÇDYEM) incelenmiştir. Araştırmada örneklem TIMSS 2011 çalışmasına katılan Türkiye’deki 5960 sekizinci sınıf öğrencisidir. Araştırma bulguları öğrencilerin matematik başarı varyansının %33’ünün okullar arası farklılıklardan, %67’sinin öğrenciler arası farklılıklardan kaynaklandığını göstermiştir. ÇDYEM’de, öğrenci düzeyinde öğrencilerin sosyoekonomik durum ve öğrencilerin matematik öğrenmeyi sevmeleri, okul düzeyinde yine sosyoekonomik durum ve okullarının matematik başarısına verdiği önem yer alarak her iki düzeyde de bu değişkenlerin matematik başarısıyla ilişkisi modellenmiştir. Bulgulara göre sosyoekonomik durumu yüksek olan öğrencilerin bireysel başarıları; dolayısıyla bu öğrencilerin bulunduğu okulların ortalama başarıları diğer okullara göre nispeten daha yüksektir. Okul düzeyindeki sosyoekonomik durumun okulun akademik başarıya önem vermesini pozitif yönde etkileyerek okulların daha yüksek başarıya sahip olmalarına katkı sağladığı görülmüştür. Ayrıca, matematik öğrenmeyi seven öğrencilerin daha yüksek matematik başarısına sahip olduğu bulgusuna ulaşılmıştır. Son olarak, araştırma bulgularına dayanarak eğitim politikaları kapsamında önerilerde bulunulmuştur.</p>2024-01-12T00:00:00+00:00Telif Hakkı (c) 1970 Yaşadıkça Eğitimhttps://journals.iku.edu.tr/yed/index.php/yed/article/view/704Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun Disiplinsel İktidar Süreci Açısından Çözümlenmesi2024-01-12T13:08:22+00:00Sinem Canpolatsinem0cnplt@gmail.comAyhan Uralurala@gazi.edu.tr<p>Bu araştırmanın amacı, Türkiye’de 2022 yılında çıkarılan Öğretmenlik Meslek Kanunu’nu öğretmenler üzerinde disiplinsel iktidar kurma süreci açısından çözümlemektir. Nitel olarak tasarlanan bu araştırmada, Foucaultcu eleştirel söylem analizi yöntemi kullanılmıştır. Araştırmada, Michel Foucault’nun konuya ilişkin görüşleri başlangıç noktası olarak alınarak Öğretmenlik Meslek Kanunu ve ilişkili metinler eleştirel bir analize tabi tutulmuştur. Verilerin toplanmasında dokümantasyon yöntemi kullanılmıştır. Araştırmada kullanılan disiplinsel iktidar kavramsallaştırması, Michel Foucault’nun iktidar analizine dayandırılmıştır. Araştırma verileri, hiyerarşik gözetim, normalleştirici yaptırım ve sınav olmak üzere üç tema altında sunulmuştur. Araştırma bulgularına göre, yapılan yasal düzenleme ile iktidarların öğretmenleri disiplinsel iktidar uygulamalarını kullanarak hiyerarşik hale getirilmiş sıkı bir gözetim ağı ile denetim altına alabileceği; normali tanımlayıp bunun dışında kalanı patolojik olarak niteleyebileceği; tüm yaptırımlarını sınav ile bir sonuca bağlayabilecek bir tutum sergileyebileceği sonucuna varılmıştır. İktidar teknikleri aracılığıyla öğretmenlerin davranışları ve düşünceleri üzerinde bir kontrol mekanizması işletilmektedir. Meslek kanunu, barındırdığı birden çok yaptırım ile öğretmenlik mesleğini dönüştürürken iktidarın meslek üzerindeki otoritesini pekiştirdiği önemli bir araç olarak kullanılmaktadır. Oysa yapılan yasal düzenlemeler teknik bilgileri ölçmek yerine öğretim süreçlerinin niteliğine odaklanmalıdır.</p>2024-01-12T00:00:00+00:00Telif Hakkı (c) 1970 Yaşadıkça Eğitimhttps://journals.iku.edu.tr/yed/index.php/yed/article/view/544Biyoloji Eğitiminde Gerçekleştirilen Ölçek Geliştirme Araştırmalarına Bir Bakış2024-01-12T13:08:59+00:00Meryem Konu Kadirhanoğullarımeryem_6647@hotmail.com<p>Bu araştırmada, YÖK tez ve Google akademik veri tabanı kullanılarak gerçekleştirilen tarama sonucunda ulaşılan Biyoloji eğitimi alanında yapılan ölçek geliştirme ile alakalı makale ve tezlerin farklı açılardan incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırma, Google akademik ve YÖK tez merkezi veri tabanları kullanılarak yapılmıştır. İlgili makale ve tezlere ulaşmak için YÖK tez tarama veri tabanında “ölçek geliştirme” anahtar kelimesi ile konu kısmı “biyoloji” seçeneği ile 2 tez “eğitim” seçeneği ile 6 olmak üzere toplam 8 tez, Google akademik veri tabanında “biyoloji ölçek geliştirme” anahtar kelimesi ile 25 makale taranmıştır. Araştırma kapsamında makale ve tez olmak üzere toplam 33 çalışma incelenmiştir. Araştırmadan elde edilen bulgulara göre; araştırma sonucunda biyoloji alanında yapılan ölçek geliştirme ile alakalı makalelerin en çok 2013 yılında tezlerin ise 2018 yılında yapıldığı, makalelerin yayınlandıkları dergiler incelendiğinde Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi’nin birinci sırada olduğu, tezlere bakıldığında ise Necmettin Erbakan Üniversitesinin birinci sırada olduğu, makalelerde ve tezlerde ağırlıklı olarak tutum ölçeği geliştirildiği, biyoloji konusu olarak en fazla çevre ile alakalı ölçeklerin geliştirildiği, örneklem gruplarına bakıldığında en fazla öğrenciler ile çalışıldığı, tezlerde ve makalelerde örneklem büyüklüğünün en çok 101-500 aralığında olduğu, madde havuzu oluşturma sürecinde en fazla literatür taramasından faydalanıldığı, en çok biyoloji uzmanı görüşü alındığı, çoğunlukla sadece madde-test korelasyonu yapıldığı, yoğunlukla iç tutarlılık yönteminin kullanıldığı, makalelerinin çoğunda ilk sırada Faktör analizi sonrasında Açıklayıcı Faktör Analizi (AFA) yapıldığı, tezlerde ise en fazla Açıklayıcı Faktör Analizi (AFA) ve Doğrulayıcı Faktör Analizinin (DFA) birlikte kullanıldığı, makalelerde 2 ve 3 faktörlü ölçeklerin geliştirildiği, tezlerde ise 3 faktörlü ölçeklerin geliştirildiği, en fazla yapı geçerliği ve kapsam geçerliğinin tercih edildiği tespit edilmiştir. Araştırmadan elde edilen sonuçlara yönelik önerilere yer verilmiştir.</p>2024-01-12T00:00:00+00:00Telif Hakkı (c) 1970 Yaşadıkça Eğitimhttps://journals.iku.edu.tr/yed/index.php/yed/article/view/705Küçük Çocukların Ev Aritmetik Ortamlarının İncelenmesi2024-01-12T13:08:19+00:00Kerem Avcikeremavcihn@gmail.comBerrin Akmanbakman@hacettepe.edu.tr<p>Ev ortamları, çocukların hayatta kalma ve gelişmesinde kilit bir rol oynamaktadır. Bu sebeple çocukların okul dışındaki yaşamlarının büyük çoğunluğunu geçirdikleri evin, aritmetik ortamının bilinmesi ve çocukların matematik becerilerinin geliştirilmesine yönelik düzenlenmesi oldukça önemlidir. Küçük çocukların ev aritmetik ortamlarının değerlendirilmesi amacıyla uygun örnekleme yönteminin kullanıldığı bu araştırmada, kesitsel tarama modeli kullanılmıştır. Bu amaçla, ev aritmetik ortamını belirlemek için bir ölçme aracının Türk Kültürüne ve Türkçe diline uyarlanması yapılarak bu ölçme aracından elde edilen puanların geçerlik ve güvenlikleri hesaplanmıştır. Ayrıca ölçme aracından elde edilen toplam puanlar ile bağımsız değişkenler arasında ilişki olup olmadığının araştırılması için hiyerarşik regresyon analizi yapılmıştır. Faktör analizi, “Ev Aritmetik Ortamı Tarama Aracı (EAOTA)”nın tek faktörlü bir yapı oluşturduğunu göstermiştir. Ölçekten elde edilen puanların ise güvenilir sonuçlar verdiğini sonucuna ulaşılmıştır (<em>α:.72</em>). Hiyerarşik regresyon analizi sonuçları; yaş, çocuğun kendi odasının olması, sosyo-ekonomik düzeyin, EAOTA toplam puanlarındaki varyansın önemli bir açıklayıcısı olduğunu işaret etmiştir (<em>p<.05</em>).</p>2024-01-12T00:00:00+00:00Telif Hakkı (c) 1970 Yaşadıkça Eğitim